Haberler

SAĞLIK SİSTEMİNİN BEL KEMİĞİ, ÖZVERİLİ KAHRAMANLAR!

KSBÜ Hemşirelik Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Ayşegül Savcı’nın 12 Mayıs Dünya Hemşireler Günü ile ilgili yazısı:

SAĞLIK SİSTEMİNİN BEL KEMİĞİ, ÖZVERİLİ KAHRAMANLAR!

Bilim kurgu filmi gibi geçirdiğimiz şu günlerde hemşirelik mesleği çok daha görünür olmuş ve her zamankinden daha fazla anlam kazanmıştır. İnsanlar geçmişten bu yana hemşirelik bakımına gereksinim duyduklarında hemşirelerin görevlerinin ne denli karmaşık olduğunun farkına varmaktadırlar. Hemşirelerin görev ve sorumluluklarını içeren birçok tanımla karşılaşabiliriz. Çünkü hemşirelik toplumun değişen bakım gereksinimlerini karşılamak ve yeni bilgileri izleyip, uygulayabilmek için sürekli gelişim içerisindedir. Yazar ve yönetim bilimci F. Drucker, hemşireleri bilgi işçisi olarak tanımlayarak, yeni bilgi meslekleri arasında, tıp profesyonelleriyle birlikte yer aldığını vurgulamıştır. Uluslararası Hemşireler Konseyi (The International Council of Nurses-ICN), hemşirelik mesleğini, bağımsız ya da ekip içinde çalışarak, her yaştan hasta ve sağlıklı birey, aile ve topluma, her ortamda bakım veren bireyler olarak tanımlamaktadır. Bunun yanı sıra mesleğin kapsamını bakım vermenin ötesinde, hastalıkların önlemesi, yasal savunuculuk, güvenli ortam sağlama, araştırmalar yaparak bilimsel bilgi üretme ve sağlık politikalarının oluşturulmasına yön verme olarak belirlemiştir. Bu bağlamda hemşirelerin bu çoklu görev ve sorumluluklarını etkin bir şekilde sürdürebilmeleri için yasal bir zeminde desteklenmeleri kadar aldıkları akademik eğitimin de güçlü ve yeterli olması oldukça önemlidir. Hızla değişen teknolojilerle yenilenen sağlık hizmetleri ile uyumlu hemşirelik eğitiminin sürdürülebilmesi, eğitim süreçlerinde uygulama yapabilecekleri klinik ortamların sağlanması konusunda hala sıkıntılar mevcuttur. Bu konuda geliştirilen kuramsal akademik modeller çözüm önerisi sunmakta, ancak yetersiz kalmaktadır. Klinik uygulama ile senkronize giden teknoloji tabanlı kanıta dayalı hemşirelik eğitimi olmadığı sürece teori ile klinik arasında var olan boşluk sorun olmaya devam edecektir.

Diğer yandan küresel bir salgınla mücadele ettiğimiz günümüzde, sağlık politikalarının küresel düzeyde belirlenmesi kadar hemşirelerin de eğitim ve uygulama alanları için küresel standartlar belirlenmesi zorunluluğu ortaya çıkmıştır. Uluslararası Hemşireler Konseyi’nde hemşirelik standartlarının dünya genelinde yükseltilmesini ve uzmanlık alanlarının desteklenmesini vurgulamaktadır. Dünya Sağlık Örgütü 2020 yılını “Uluslararası Hemşire ve Ebe Yılı” ilan ederek hemşireliğin ve ebeliğin dünyadaki durumuna dikkat çekilmesi hedeflenmiştir.

Dünyada olduğu gibi ülkemizde de Kovid-19 tanılı hastaların sayılarının giderek artması ve kritik hastaların çoğalması ile birlikte yoğun bakım yatakları, mekanik ventilatör ve dolayısıyla hemşirelere, özellikle eğitimli yoğun bakım hemşirelerine olan gereksinim artmıştır. Yapılan çalışmalar, nitelikli ve sayısı yeterli yoğun bakım hemşirelerinin hasta sonuçlarını (yoğun bakımda yatış süresi, komplikasyon oranları, vb.) doğrudan olumlu yönde etkilediğini göstermektedir. Ayrıca dokuz Avrupa ülkesinde 422.730 hasta verisi ile yapılmış bir çalışmada; nitelikli ve iyi eğitimli hemşirelerin hastaların mortalite oranlarını %7 oranında azalttığı kanıtlanmıştır. Bu bağlamda yoğun bakım yatak sayıları ile teknik yeterliliğin, donanımlı yoğun bakım hemşiresi ile anlam kazandığı görülmektedir. Bununla birlikte hastaların bakımında hemşire/hasta oranının 1:1 ya da 1:2 şeklinde olması gerektiği,  eğitimli, sertifika sahibi bir yoğun bakım hemşiresinin en fazla dört hastanın bakım yönetimine rehberlik etmesi gerektiği önerilmektedir. Bu sebeple hemşire sayısının arttırılması en önemli konulardan biridir. Diğer yandan doğrudan temas halinde çalışan meslektaşlarımıza yeterli koruyucu ekipmanın sağlanması, çalışma saat ve koşullarının düzenlenmesi, ekonomik ve sosyal, yasal haklarının iyileştirilmesi salgınla mücadelede öncelikle onların, sonra toplumun gücünü arttıracaktır.  Çünkü ulusal ve küresel sağlık hedeflerine ulaşmak ve herkesin her yerde ihtiyaç duyduğu sağlık hizmetini alabilmesi için hemşirelerin güçlendirilmesi hayati önem taşımaktadır.

Geçirdiğimiz bu zor günlerde sürecin kahramanları olarak tarihe geçecek olan hemşirelerimiz için Türk Hemşireler Derneği ve Psikiyatri Hemşireleri Derneği’nin oluşturduğu metinden derlediğim birkaç öneriyi paylaşmak istiyorum. Değerli meslektaşlarım;

Hemşireler olarak sizler, Küresel düzeyde salgın olan Kovid-19 ile mücadelede bir yandan ön safta görev yaparak hastalarımızı iyileştirmeye çalışırken diğer yandan çalışma ortamında patojene maruz kalma riski taşımakta, uzun ve yoğun çalışma temposu içinde fiziksel ve psikolojik yorgunluk ve gerginlik yaşamakta, kendinizin ve yakınlarınızın sağlığını korunma endişesi taşımaktasınız.

Biliniz ki tüm dünya bu sorunla baş etmeye çalışıyor. Endişeye kapılmayın ve her şeyi kontrol edemeyeceğinizi bilin. Siz sadece kendi kontrolünüzde olan, yapabileceklerinize odaklanın. Kendinizi korumak adına koruyucu önlemlerinizi alın. Bu sizdeki kaygıyı azaltacaktır. Zihninizde bu tehdidi büyütmeyin. Duyguların bulaşıcı olduğunu unutmayın. Sizin kaygınız diğerlerine bulaşarak panik yaratabilir. Sadece güvenilir bilgi kaynaklarından bilgi edinin. Öz bakımınıza dikkat edin. Yeterli dinlenme, iyi beslenme sağlığınızı sürdürebilmenizde temel koşullardır. Sevdiklerinizle bağlantı içinde olun. Yüz yüze olamasa da görüntülü görüşmeler yapın ve sizinle ilgili endişelerinin azalmasını sağlayın. Bu, hem size hem de onlara güç verecektir.

Son söz olarak, dünyada en kalabalık sağlık profesyoneli olarak birlikte çalışarak gerçek bir güç olabileceğimizi belirtmek isterim. 20 yıllık bir hemşire olarak zor çalışma şartları altında, sevgi, özveri, sabır ve hoşgörü ile yürüttüğünüz mücadelenizin FARKINDAYIM VE SİZLERİ DESTEKLİYOR, TEŞEKKÜR EDİYORUM.

TÜM HEMŞİRE MESLEKTAŞLARIMIN HEMŞİRELİK HAFTASINI KUTLARIM.

Dr. Öğr. Üyesi Ayşegül SAVCI

KSBÜ Hemşirelik Bölüm Başkanı

İletişim: aysegul.savci@ksbu.edu.tr


SAĞLIK SİSTEMİNİN BEL KEMİĞİ, ÖZVERİLİ KAHRAMANLAR!

KSBÜ Hemşirelik Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Ayşegül Savcı’nın 12 Mayıs Dünya Hemşireler Günü ile ilgili yazısı:

SAĞLIK SİSTEMİNİN BEL KEMİĞİ, ÖZVERİLİ KAHRAMANLAR!

Bilim kurgu filmi gibi geçirdiğimiz şu günlerde hemşirelik mesleği çok daha görünür olmuş ve her zamankinden daha fazla anlam kazanmıştır. İnsanlar geçmişten bu yana hemşirelik bakımına gereksinim duyduklarında hemşirelerin görevlerinin ne denli karmaşık olduğunun farkına varmaktadırlar. Hemşirelerin görev ve sorumluluklarını içeren birçok tanımla karşılaşabiliriz. Çünkü hemşirelik toplumun değişen bakım gereksinimlerini karşılamak ve yeni bilgileri izleyip, uygulayabilmek için sürekli gelişim içerisindedir. Yazar ve yönetim bilimci F. Drucker, hemşireleri bilgi işçisi olarak tanımlayarak, yeni bilgi meslekleri arasında, tıp profesyonelleriyle birlikte yer aldığını vurgulamıştır. Uluslararası Hemşireler Konseyi (The International Council of Nurses-ICN), hemşirelik mesleğini, bağımsız ya da ekip içinde çalışarak, her yaştan hasta ve sağlıklı birey, aile ve topluma, her ortamda bakım veren bireyler olarak tanımlamaktadır. Bunun yanı sıra mesleğin kapsamını bakım vermenin ötesinde, hastalıkların önlemesi, yasal savunuculuk, güvenli ortam sağlama, araştırmalar yaparak bilimsel bilgi üretme ve sağlık politikalarının oluşturulmasına yön verme olarak belirlemiştir. Bu bağlamda hemşirelerin bu çoklu görev ve sorumluluklarını etkin bir şekilde sürdürebilmeleri için yasal bir zeminde desteklenmeleri kadar aldıkları akademik eğitimin de güçlü ve yeterli olması oldukça önemlidir. Hızla değişen teknolojilerle yenilenen sağlık hizmetleri ile uyumlu hemşirelik eğitiminin sürdürülebilmesi, eğitim süreçlerinde uygulama yapabilecekleri klinik ortamların sağlanması konusunda hala sıkıntılar mevcuttur. Bu konuda geliştirilen kuramsal akademik modeller çözüm önerisi sunmakta, ancak yetersiz kalmaktadır. Klinik uygulama ile senkronize giden teknoloji tabanlı kanıta dayalı hemşirelik eğitimi olmadığı sürece teori ile klinik arasında var olan boşluk sorun olmaya devam edecektir.

Diğer yandan küresel bir salgınla mücadele ettiğimiz günümüzde, sağlık politikalarının küresel düzeyde belirlenmesi kadar hemşirelerin de eğitim ve uygulama alanları için küresel standartlar belirlenmesi zorunluluğu ortaya çıkmıştır. Uluslararası Hemşireler Konseyi’nde hemşirelik standartlarının dünya genelinde yükseltilmesini ve uzmanlık alanlarının desteklenmesini vurgulamaktadır. Dünya Sağlık Örgütü 2020 yılını “Uluslararası Hemşire ve Ebe Yılı” ilan ederek hemşireliğin ve ebeliğin dünyadaki durumuna dikkat çekilmesi hedeflenmiştir.

Dünyada olduğu gibi ülkemizde de Kovid-19 tanılı hastaların sayılarının giderek artması ve kritik hastaların çoğalması ile birlikte yoğun bakım yatakları, mekanik ventilatör ve dolayısıyla hemşirelere, özellikle eğitimli yoğun bakım hemşirelerine olan gereksinim artmıştır. Yapılan çalışmalar, nitelikli ve sayısı yeterli yoğun bakım hemşirelerinin hasta sonuçlarını (yoğun bakımda yatış süresi, komplikasyon oranları, vb.) doğrudan olumlu yönde etkilediğini göstermektedir. Ayrıca dokuz Avrupa ülkesinde 422.730 hasta verisi ile yapılmış bir çalışmada; nitelikli ve iyi eğitimli hemşirelerin hastaların mortalite oranlarını %7 oranında azalttığı kanıtlanmıştır. Bu bağlamda yoğun bakım yatak sayıları ile teknik yeterliliğin, donanımlı yoğun bakım hemşiresi ile anlam kazandığı görülmektedir. Bununla birlikte hastaların bakımında hemşire/hasta oranının 1:1 ya da 1:2 şeklinde olması gerektiği,  eğitimli, sertifika sahibi bir yoğun bakım hemşiresinin en fazla dört hastanın bakım yönetimine rehberlik etmesi gerektiği önerilmektedir. Bu sebeple hemşire sayısının arttırılması en önemli konulardan biridir. Diğer yandan doğrudan temas halinde çalışan meslektaşlarımıza yeterli koruyucu ekipmanın sağlanması, çalışma saat ve koşullarının düzenlenmesi, ekonomik ve sosyal, yasal haklarının iyileştirilmesi salgınla mücadelede öncelikle onların, sonra toplumun gücünü arttıracaktır.  Çünkü ulusal ve küresel sağlık hedeflerine ulaşmak ve herkesin her yerde ihtiyaç duyduğu sağlık hizmetini alabilmesi için hemşirelerin güçlendirilmesi hayati önem taşımaktadır.

Geçirdiğimiz bu zor günlerde sürecin kahramanları olarak tarihe geçecek olan hemşirelerimiz için Türk Hemşireler Derneği ve Psikiyatri Hemşireleri Derneği’nin oluşturduğu metinden derlediğim birkaç öneriyi paylaşmak istiyorum. Değerli meslektaşlarım;

Hemşireler olarak sizler, Küresel düzeyde salgın olan Kovid-19 ile mücadelede bir yandan ön safta görev yaparak hastalarımızı iyileştirmeye çalışırken diğer yandan çalışma ortamında patojene maruz kalma riski taşımakta, uzun ve yoğun çalışma temposu içinde fiziksel ve psikolojik yorgunluk ve gerginlik yaşamakta, kendinizin ve yakınlarınızın sağlığını korunma endişesi taşımaktasınız.

Biliniz ki tüm dünya bu sorunla baş etmeye çalışıyor. Endişeye kapılmayın ve her şeyi kontrol edemeyeceğinizi bilin. Siz sadece kendi kontrolünüzde olan, yapabileceklerinize odaklanın. Kendinizi korumak adına koruyucu önlemlerinizi alın. Bu sizdeki kaygıyı azaltacaktır. Zihninizde bu tehdidi büyütmeyin. Duyguların bulaşıcı olduğunu unutmayın. Sizin kaygınız diğerlerine bulaşarak panik yaratabilir. Sadece güvenilir bilgi kaynaklarından bilgi edinin. Öz bakımınıza dikkat edin. Yeterli dinlenme, iyi beslenme sağlığınızı sürdürebilmenizde temel koşullardır. Sevdiklerinizle bağlantı içinde olun. Yüz yüze olamasa da görüntülü görüşmeler yapın ve sizinle ilgili endişelerinin azalmasını sağlayın. Bu, hem size hem de onlara güç verecektir.

Son söz olarak, dünyada en kalabalık sağlık profesyoneli olarak birlikte çalışarak gerçek bir güç olabileceğimizi belirtmek isterim. 20 yıllık bir hemşire olarak zor çalışma şartları altında, sevgi, özveri, sabır ve hoşgörü ile yürüttüğünüz mücadelenizin FARKINDAYIM VE SİZLERİ DESTEKLİYOR, TEŞEKKÜR EDİYORUM.

TÜM HEMŞİRE MESLEKTAŞLARIMIN HEMŞİRELİK HAFTASINI KUTLARIM.

Dr. Öğr. Üyesi Ayşegül SAVCI

KSBÜ Hemşirelik Bölüm Başkanı

İletişim: aysegul.savci@ksbu.edu.tr